Jinekolojik kanserlerde laparoskopik (kapalı cerrahi)
Kadın genital kanserleri (yumurtalık, rahim , raim ağzı) tüm kanserler arasında oldukça sık görülen kanserler arasındadır. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde rahim ağzı(serviks) kanseri en sık kadın genital kanseri iken, gelişmiş ülkeler ve Türkiye’de rahim (uterus ) kanseri en sık görülen kanserdir. Kadın genital sistemi kanserleri evre ve tipine göre farklılık göstermekle beraber genelde cerrahi (ameliyat) tedavinin ilk basamağını oluşturmaktadır. Özellikle erken evre kanserlerde (yumurtalık, rahim, rahim ağzı kanserleri) cerrahi ile hastalığın yaygınlığı anlaşılmakta, bazen ek tedavi gerektiren (radyoterapi, kemoterapi) durumları ortaya koymaktadır. Yukarıda sayılan kanserlerin tümü (yumurtalık, rahim, rahim ağzı kanserleri) erken evrelerde laparoskopik (kapalı ameliyat) şeklinde tedavi edilebilmektedir. Bu tür durumlarda kapalı cerrahi yöntemi (laparoskopi) açık cerrahiye göre birçok avantakı mevcuttur. Bunlar ameliyat sırasında daha az iz (yakşalık 8 ve 5 mm kesi ile ameliyat), daha az kan kaybı, ameliyat sonrası iyileşme döneminin hızlı olması, bu tür ameliyatların daha az karın içi yapışıklıklara neden olması olarak söylenebilir. Aynı zamanda kanser açısından ameliyatın kapalı olması açık olmasına göre prognozu( kanserin gidişatı) değiştirmemektedir. Tüm bu nedenlerden dolayı kadın genital kanseri tanısı almış hastaların cerrahisinin laparoskopik (kapalı ameliyat) şeklinde olması birçok yönden hastaya avantaj sağlayacaktır. Kanser cerrahisi eğitimi uzun ve zorlu bir eğitimdir. Bu vakaların laparoskopik cerrahisinin öğrenilmesi doktor açısından uzun zaman almakta ve farklı bir eğitim şekli gerektirmektedir. Hastalarımızın da bu nedenlerden dolayı kendileri için en güncel ve en iyi merkezlerde uygulanan tedavi şekilleri hakkında bilgi sahibi olarak kanser gibi hayatı tehdit eden durumlarda en iyi bakım ve sağlık hizmetlerini talep etmeleri çok önem arz etmektedir.